Münafıklar şeytanla transa geçip ondan bilgi alır. Şeytan ona, “bunu yap, şunu yap, şöyle pislik yap, böyle ahlaksızlık yap, şöyle fitne çıkar” diye ona yalnızken akıl verir. Müminlerin yanında Allah’tan bahsedildiği için orada konsantrasyonu dağılır.
Münafıklar izbelerde plan kurarlar. Şeytanla bağlantıya geçer, transa geçer. Onun için münafıklar hep yalnızlığı seçerler. Yalnız olmak isterler, tek kalmak isterler. Şeytanla o transın bozulmasını istemez.
Münafık illaki münafığın yanına gitmek ister. Onu mıknatıs gibi çeker. Müminin yanında yanar münafık. Münafıkların yanına gitmek için şiddetli bir içgüdüsel istek duyar. Oraya gittiğinde orayı mevzi alır, orası onun cehennemidir. Oradan artık müminleri izlemeye başlar.
Münafıkta aşağılık kompleksi vardır. Müminlere karşı kendini büyük gösterme azmi içinde olur.
Münafık kendince mantık oyunları kurar. Mantıkla yaklaşır, kendini takva ve her yönden üstün göstermeye çalışır. Müminleri de her yönden kendinden kötü göstermeye çalışır.
Münafıklar Kuran okunduğunda kaçacak delik arıyorlar. “Nefretle geri dönerler” diyor Allah ayette. Ama boş bir laf duyduklarında gelirler, münafığın özelliğidir.
Masonluğu Allah Müslümanlığın emrine veriyor. Tapınak Şövalyelerini Allah Müslümanların emrine veriyor. İlluminati’yi Allah dünyaya hakimiyet anlamında Müslümanların emrine veriyor.
“Filistin’in haklı mücadelesi” denilen şey, İsrail’le Filistin’in barışıp, kardeşlik içinde yaşamasıdır. Yoksa bölgeden İsrail’in yok edilmesi, haritadan silinmesi değil.
Bizler Allah’ın cehl içinde olan kullarıyız, Alim olan Allah’tır. Bizim, Allah’ın öğrettiği kadarı dışında bir bilgimiz yok.
Refah düzeyi arttıkça çile çeken, acı çeken insanlar da kalmıyor. O zaman sanatçı da kalmıyor. Fakir yetişen, acı çeken, çile çeken insanlar çok güzel sanat icra ederler. Allah sevginin derinleşmesi için acıyı ve çileyi veriyor. Ne kadar çile çekerse o kadar iyi sevgiyi biliyor, o kadar iyi derinliği biliyor.
Herkesi hidayete erdirecek bir güce sahip değilsin. Allah hidayete erdirir. Anlatım tekniğin, kültürün, samimiyetin yeterli mi? Çok samimi olursan etkili olursun.
Ufacık bir ülkeye sen federasyon getirmeye kalkarsan, bu zulümdür, büyük bir tehlikedir ve Türkiye’yi yok etme eylemidir. Sen Türkiye’yi yok etmeye kalkarsan, Türkiye de seni yok eder. Kıyamet kopar o zaman.
Dünyaya sevgiyi hâkim edeceğiz. Allah dünyayı sevgi olsun diye yarattı. “Kullar olsun, Bana kulluk etsin” diye yaratı. Ama kuldan istediği de sevgi. “Ben sizi seveyim” diyor Allah, “Siz de Beni sevin” diyor. Sevgi olmayınca dünyanın bir anlamı olmaz.
Dünya ağlama yeri değil, gülme yeridir. Dünya cehennem yeri değildir, cennet yeridir. Biz dünyada da cenneti istiyoruz, ahirette de cenneti istiyoruz. Dünyada cehennem isteyen ahirette de cehennemin içinde kalır.
Dünyayı cehenneme çevirmeye kalkanlara dünyayı cennete çevirerek cevap vereceğiz.
Hanımlar süslenecek, onlar çiçek gibi süslenecekler. Beyler de süslenecek, yakışıklı olacaklar. Mehdiyet süs devri, güzellik devri.
Kadınların beğenilecek gibi olması güzel bir şey. Kadına ve erkeğe yasak olan fahşadır, fuhuştur. Yani haram olan cinsel ilişkiye girmektir. Yoksa kadının beğenilmesinde, erkeğin beğenilmesinde bir beis yok.
Kadınlar son derece akıllı, ince düşünen, sanatkar ruhlu mükemmel varlıklardır. Ve bayağı akıllıdır kadınlar. Detayları çok iyi görürler, erkeklerden çok daha detaylı görürler.
Aşk demek; Allah aşkı demektir. Allah aşkla sevilir. Tecellisi de aşkla sevilir. Bütün güzellikler Allah’a aittir. Bütün övgüler de Allah’a aittir. Bizim aşık olduğumuz Allah’tır.
Kadın nefreti olduğu müddetçe İslam aleminde felah olmaz, kurtuluş olmaz, bela yağmur gibi gelir. Allah’ın kullarının yarısı kadındır. Kadına böyle nefret Allah’ın belasını celbeder.
Allah Türkiye’nin büyümesi için gayret edenlere yardım etsin. Yollarını açsın, basiretlerini, ferasetlerini artırsın. Yüksek makamlar versin, başarılı kılsın.